2011 yılında ilk olarak Edirne'de tespit edilen Asya kaplan sivrisineği, bir süre sonra Marmara bölgesinde, daha sonra Türkiye genelinde görülmeye başlandı. Diğer sivrisinek türlerine göre taşıdığı zika ve Batı Nil Virüsü gibi hastalıklara yol açan virüsleri taşıyan sinekle mücadele sürüyor.
Akdeniz Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Çetin, birçok hastalığı yayabilecek potansiyele sahip olduğu için Asya kaplan sivrisineğine dikkat edilmesi gerektiğini söyledi. Bu sineğin gündüzleri de hareketli olduğunu belirten Prof. Dr. Çetin, “Sinekle mücadele noktasında gerekli çalışmalar yapılıyor. Ancak vatandaşlarımıza da büyük sorumluluk düşüyor. 6 ay boyunca yumurtaları kuraklığa dayanan bu sinek türünün larvalarını bırakacak çiçek saksısı altındaki su kapları, lastikler ya da dışarıda bırakılan herhangi bir oyuncağın içine larvalarını bırakabiliyor. Vatandaşlarımızın bu noktada duyarlı olup kendilerinin de mücadeleye katkı sunmaları gerekiyor" dedi.
Belediyede görevli Ziraat Mühendisi Habibe Kolpak ise mücadele sırasında doğayı korumak için hassas davrandıklarını belirtti. Kolpak, özellikle mezarlık ya da mesire alanlarındaki sinekle mücadelede ilaç yerine daha çok su tahliyesi ve yuvalama noktalarına lokal müdahaleleri tercih ettiklerini kaydetti.
Güneydoğu Asya kökenli Asya kaplan sivrisineği, ısırdığı yerde yaraya dönüşen, alerjik reaksiyonlar ortaya çıkarıyor. Sinek, dang ateşi, batı nil, sarı humma, zika ve chikungunya virüslerini bulaştıran bir tür olarak biliniyor.
Негізгі бет Asya kaplan sivrisineğine dikkat
Пікірлер