Bazı vakit gelsem akla ama sadece güzel anıların hatrına...
Yazan ve Yöneten: Ardahan Dirlik
Yapımcılar: Oğuzhan Dirlik-Efecan Türkan
Oynayanlar: Ahmet Sadık Doğru-Cihan Mert Kemer-Efecan Türkan-Esma General-Ömer Yurtkan Kayıp-Yasin Yüksel-Burak Coşkun -Taha Okumuş
Müzik: Müteferriç
Kurgu: Ardahan Dirlik
Katkılarından dolayı Erkam Doğru'ya, Dirlik ailesine, Türkan ailesine, Doğru ailesine ve sevgili dostlarımıza sonsuz teşekkürlerimizle...
Kamera: Poco x3 NFC
Mikrofon: Rode VideomicPro
Işık: Godox M1
Kurgu Programı: Adobe Premiere Pro 2020
Benim İstanbul maceram 3 yıl önce başladı. Eğer 6 şubatta ailesiyle beraber ölmeseydi kuzenim Sude’nin İstanbul macerası da bu sene başlayacaktı. 18 yaşındaydı. İstanbul’da eczacılık okumak istiyordu. Hayalleri vardı… 18 yaşındaki birisi ne isterse onu istiyordu: hayallerine ulaşmayı… İlk sene üniversite sınavına girememişti çünkü anne ve babası çalıştığı için kardeşlerine bakmak zorundaydı. Geniş ailemizin göz bebeğiydi, her zaman ay gibi parlardı, herkesi çok severdi herkes de onu. Emine Nare daha 3 yaşındaydı. Ne denir ki üç yaşındaki bir çocuk için. Onu sevmekten öpüp koklamaktan başka ne yapılabilir ki. Babası ve abisinden başka kimseye yaklaşmaz yanına da yaklaştırmazdı. Onu sadece bir kere bile kucağıma almak için dakikalarca oyun oynar dakikalarca dil dökerdim. Depremden bir hafta önce yanına gittiğimdeyse hiç dil dökmeme oyun oynamama gerek kalmadan kendi kendine bana sarılmaya başlamıştı. Kalabalık bir aile toplantısında kahkahaları bütün evi inletiyordu ki bu hepimiz için şaşırtıcı bir şeydi. İlk ve son defa ona doya doya sarıldım ve sevdim. Emir Batu 11 yaşındaydı. Yaşına rağmen tam da bir beyefendi bir centilmendi. O yaştaki her erkek çocuğun isteyeceği gibi futbolcu olmak istiyordu. Daha ilk doğduğu andan itibaren onu Galatasaraylı yapmak için neler yapmadım ki… Ama o babasının yolunda gerçek bir Fenerbahçeliydi. Bir sene geçmesine rağmen cenazesini bulamadık. Öldü mü yoksa çıktı mı bilmiyoruz. Emir Batu nerdesin? En çok istediğim şey ablam olmasıydı. Büyüdükçe fark ettim aslında varmış. Elif Yengemi küçükken öyle görmezdim tabi ki. Ama büyüdükçe fark ettim ki benim için bir abladan farkı yokmuş. Bir şey mi başardım en az bizim kadar sevinir başıma kötü bir şey mi gelmiş en az bizim kadar üzülürdü. Gizli saklı bir iş mi yaptım gizlice beni paylar kızar aileme tek kelime etmezdi. Her şeyi çok rahat konuşabiliyordum. Ayrıca tüm ailenin organizatörü gibiydi. Her şeyi planlar herkesi toplardı. O gittikten sonra kimse kimseyi bir daha görmedi zaten. Neşesiyle coşkusuyla gayretiyle hepimize örnekti. Söz verdiğim yemeği elbet bir gün başka bir yerde yiyeceğiz yenge. Bilal Dayı senin için ne diyeceğimi ne yazacağımı gerçekten bilmiyorum. Sana karşı beslediğim sevgiyi gerçekten anlatacak kelimeleri bulamıyorum. Çocukluğundan itibaren sıkıntılarla büyümüş, 15 yaşında yalnız yaşamaya başlamış, 93’te gönüllü olarak Siirt-Eruh’ta komandoluk yapmış, gerçek bir vatansever, kelimenin tam anlamıyla aile babası, bir ara evinin duvarlarını ve koltuk döşemelerini sarı laciverte boyayacak kadar Fenerbahçe’liydi. Emekli olmasına bir sene kalmıştı. Artık emekli olup köyde bir bağ evi yapıp kafa dinlemek istiyordu. Üzüntü, öfke geçtikten sonra geriye kaybettiğin kişilerle ilgili hayaller kalır. İşte o hayallerin en tepesinde senin gibi bir baba olmak var. Senin ve ailenin adını ilelebet yaşatacağız ve elimizden geldiğince anlatacağız. Çünkü insanlar toprağın altına girince değil unutulunca gerçekten ölür.
Ahmet Sadık Doğru
Негізгі бет Фильм және анимация DÖNGÜ | KISA FİLM (2024)
Пікірлер: 81