Makaleyi eklemeyi unutmuşum buyrun: www.nature.com/articles/srep22219 Ayrıca hayvanlarda dini inançların olduğunu iddia eden bir çalışma için bakınız: www.amazon.com/Religious-Affects-Animality-Evolution-Power-ebook/dp/B016ZQ43IC
@mehmetsimsek4794
3 жыл бұрын
Burada sırf bilmiyorum dediğin için saygı duydum
@limitless9072
4 жыл бұрын
Hayvanların kendi aralarında kullandıkları dilleri olduklarına ve bizler gibi sohbet edebildiklerine gönülden inanıyorum ki Neml 18. ayet bunu teyit eder. Zariyat 56. ayet ışığında ise hayvanların kullukla sorumlu olmadıklarını anlıyoruz. Neml 18: Nihayet Karınca vadisine geldiklerinde, bir karınca şöyle dedi: "Ey karıncalar! Yuvalarınıza girin; aman, Süleyman ve ordusu farkına varmadan sizi ezmesin!" Zariyat 56: Ben cinleri ve insanları ancak bana kulluk etmeleri için yarattım.
@uzaylziyaretci5037
4 жыл бұрын
"Maide ﴾31﴿ Ardından Allah, kardeşinin (Habil'in) cesedini nasıl gömeceğini ona (Kabil'e) göstermek için yeri eşeleyen bir karga gönderdi. "Yazıklar olsun bana! Şu karga kadar olup da kardeşimin cesedini gömmekten âciz miyim?" dedi, ettiğine de pişman oldu." Kargalar da ölülerini gömüyormuş :)
@vedduha1242
4 жыл бұрын
hocam arkanızda olan kitaplığı ya da daha iyi bir kütüphaneniz varsa videosunu çeker misiniz? Beni ve birçok insanı mutlu edeceğinizi düşünüyorum.
@demetdortkol3037
4 жыл бұрын
Hocam çok teşekkürler.Bu konu benim çok sevdiğim , çok ilgimi çeken , gözlemlemeye çalıştığım bir konu.Kitabın elime geçmesi biraz zaman alsada kendi başıma bulamayacağım bir kitaptı.Minnettarım. 🎉
@haki._
Жыл бұрын
Hayvan dostları olanlar için çok ilginç bir video olmuş. Ağzına sağlık hocam
@gulnurozdemir8790
3 жыл бұрын
Gösterdiği kitabın Türkçesi Metis Yayınları'ndan çıktı. Hoca aldığı/gösterdiği zaman çıkmamış olabilir, bilginiz olsun.
@HakanSengel
27 күн бұрын
1-Çoğu insan AKIL-İNANÇ ikilisi açısından, akıldan önce inancın geldiğini düşünür ise de, şahsen ben, aklın inançtan önce geldiği kanısındayım, yani İNANÇ dediğimiz şey, AKIL´ın türevidir, ama akıl inancın türevi değildir. 2-Ki bu manada, Rabbimiz mealen ''NE DE AZ AKLEDİYORSUNUZ'' önermesini, ''NE DE AZ İNANIYORSUNUZ'' önermesine kıyasla çok daha fazla kullanır. 3-Dolayısıyle, inanç kavramını TAHMİNSEL AKIL(=aklın tahmin türevi) olarak anlamak gerektiği DÜŞÜNCESİNDEYİM.Ve akıl ve inanç bir bütündür, birbirini zorunlu kılar, zira, hernekadar imanın temeli akla dayansa da, yine de AKIL herşeyi eksiksizce ve sonsuzca bilemez, dolayısıyle, aklın eksik kalan kısmını İNANÇ(=akli sezi) tamamlar, tamamlamak zorundadır, zira kimse Allah gibi SONSUZ İLİM sahibi, dolayısıyle SONSUZ AKIL sahibi olamaz. 4-O halde, İNANÇ bizim akli melekelerimizle bağlantılıdır ama NEFSİ KUVVELERİMİZ(=hayvanlığımız=hayvan tarafımız) ile değil. 5-Eğer, daha latif bir tefsir yapmak gerekirse, esasen, akılı GÖK(=üst boyut), nefsi de YER(=aşağı boyut) olarak anlasak, hiç te yanlış bir tespit yapmış olmayız, dolayısıyle, naçizane bana göre, mealen ''O, GÖKLERİ VE YERLERİ 6 GÜNDE YARATMIŞTIR'' ayetini ''O, AKLI VE NEFSİ(=nuru ve zulumatı=tini ve teni=ilmi ve hayvanlığı=vb.i) 6 GÜNDE YARATMIŞTIR'' şeklinde anlamak gerektiği düşüncesindeyim. 6-Dolayısıyle, insanın bütünlüğü açısından, esas diyalektik karşıtlık AKIL-İNANÇ bütünlüğü değil fakat AKIL-İÇGÜDÜ karşıtlığıdır. 7-Bu nedenlerle, insan aşağı boyutlara yani kendi hayvansal(=içgüdüsel) boyutlarına indikçe(=geriledikçe), akıl yetisi zayıfladığı için, aklın türevi olan inanç duyumu da zayıflar, dolayısıyle, inanç(=sezi) ile içgüdü(=hayvanlık=nefs) arasında bir ters orantı vardır aslında. 8-Sonuç olarak, hayvanların kısmen sahip olduğu ZEKA ile insanların sahip olduğu AKIL yetilerini karıştırmamak gerektiği kanaatindeyim, İNANÇ aklın sezisel türevidir, hayvanların duygulanımları ise çoğunlukla içgüdüsel, cüzzi olarak ta, varlığını sürdürme itkisiyle, zekasaldır, diye düşünmekteyim, velhasılı kelam.Sağlıcakla ve dua ile :)
@ardasevercan
4 жыл бұрын
Hocam şempanzelerin ritüelleri ile alakalı nature makalesinin linkini koymayı unutmuşsunuz.
@serhatasar302
4 жыл бұрын
'Aklı olmayanın dini yoktur' hadisi göz ardı edilmemeli bence.
@oguzkagankaraman6327
3 жыл бұрын
Ama hayvanların aklı olabilir bazı hayvanların çok zeki olduğu biliniyor
@oguzkagankaraman6327
3 жыл бұрын
Ama yine de göz ardi etmemek gerekir bu hadisi
@mehdisahin9547
4 жыл бұрын
Hocam "hz isa ve musa yaşadı mı?" diye bir video çekerseniz sevinirim
@ayounginvestigator5326
4 жыл бұрын
kzitem.info/news/bejne/wK6ql4armKmfZIY Şu videoda İsa konusuna değiniyor.
@mehdisahin9547
4 жыл бұрын
@@ayounginvestigator5326 sağol dostum
@ayounginvestigator5326
4 жыл бұрын
@@mehdisahin9547 Ne demek,rica ederim.
@mehdisahin9547
4 жыл бұрын
@ateizm out videoyu izlemeden yorum yapıyorum da ne alakası var şimdi
@gokhant8403
4 жыл бұрын
Bana şaman inancını hatırlattı her canlı ruha ve belli bir bilince sahip o yüzden hepsine saygı duymalıyız. Teşekkürler
@gokhant8403
4 жыл бұрын
@ateizm out ne anlatıyor ona göre izleyeyim neden attın bana??
@bahadrergintan8474
4 жыл бұрын
Düşünsene koyunlara peygamber geliyormuş,ama ben onu akşam yemeğinde yiyormuşum...
@homooblomovicus1159
4 жыл бұрын
Hocam tavsiye ettiğiniz İngilizce kitapları okumak için İngilizce seviyesi ne olmalı kaç kelime bilmek lazım
@siracsapan7448
4 жыл бұрын
B2
@mustafanazifart
5 ай бұрын
cogunlukla B2 yeterli olur dostum
@yolda1849
4 жыл бұрын
Sadece hayvanlar değil gezegenler de Allah'a ibadet eder İslama göre.
@samoz7496
4 жыл бұрын
Kanıt’ın var mı?
@huseyinkalabalk5756
4 жыл бұрын
sam oz herhangi bir şeyin cevabını bilmemek ya da delilinin olmaması o şeyin olmadığı göstermez. Bir şeyin delilinin olmaması durumunda o şeye yok demek büyük bir felsefi yanılgıdan ibarettir. Bu yazdığımı söyleyen de yine felsefedir, filozoflardır :) öncelikle ibadeti ele almak lazım. İbadet derken aklımıza sadece namaz gelmesin. Bununla beraber Allah’ın kuralına göre davranmak yine bir ibadettir. Allah bütün hayvanlara ve gezegenlere bazı kurallar, kanunlar belirlemiştir. Bütün gezegenler ve hayvanlar kendileri için belirlenmiş olan kurala, kanuna göre davranırlar. Buna göre davranmaları da bir ibadet olamaz mı? Bu benim şu anki düşüncem. Kesinlik vermiyorum. Her şeyin en doğrusunu Allah bilir.
@samoz7496
4 жыл бұрын
Hüseyin Kalabalık sadece ilk cümlene cevap verceğim. Bu mantıkla reankarnasyon da olabilir. Spagetti canavarı da gerçek olabilir.
@huseyinkalabalk5756
4 жыл бұрын
sam oz ateist olduğunu düşünerek ilk cümleyi yazmıştım galiba yanılmadım. İşte dostum durum böyle olunca (yani ilk cümlemden sonra) mantıksal tümevarım meselesi ortaya çıkıyor. İstersen araştır bunu. Bu söylediklerinin varlığı yokluğundan daha olası veya mantıklı ise bunların varlığı kabul edilebilir. Gerçekten bunlar mantıklı mı?
@samoz7496
4 жыл бұрын
Hüseyin Kalabalık inançla ilgili niyet okumalarını boşver. Gezegenlerin allaha ibadet ettiklerinin kanıtını sordum. Laf kalabalığı yaparak konuyu dağıtmayalım. Önce ibadet’in sence yorumunu yaptın. Sonra gezegenleri yörünge etrafında dönmesinin de ibadet olduğunu söyledin. Eğer bir tanrı yoksa ya da doğru tanrı allah değilse o gezegen yine dönüyor.
@averroes_
4 жыл бұрын
Hocam makalenin linkini koymamissiniz. Vesselam
@mahmutadguzel5420
4 жыл бұрын
Cok guzel
@sametak5553
4 жыл бұрын
Olguların gerçekliğiyle alakalı-hakikatin ne olabileceğine ilişkin her zaman bilemediğimiz/bilemeyeceğimiz şeyler-bildiklerimizden daha fazla olacaktır. Bu sebeble bileceğimiz şeylerinde Olguların gerçekliğiyle alakalı-hakikatin ne olabileceğine ilişkin ne kadarlık bir kısmıyla alakalı olucak buna hiçbir zaman emin olamıyacağız. Zihnimizde Olguların gerçekliğiyle alakalı-hakikatin ne olabileceğine ilişkin meydana gelen şeyler ile Olguların var olan gerçekliği-hakikatin kendisi birebir aynısı değil. Bunu ne yazıkki çok karıştırıyoruz. Zaten bu sebeble bu vb..konularda agnostik bir takınarak bence bu böyle olabilir diyip ortaya koyduğumuz verileri nesnel-evrensel hale getirmemek lazım.Çünkü birşeyleri nesnel-evrensel hale getirmeye çalışarak sadece kendimizi kandırıp ölene kadar bi şekilde kendimizi oyalamış olucaz.. Bunu yapmaktan başkada makul seçenek varmı bilmiyorum. Ama Nelere-Neye göre-Nasıl-Niçin İnanıpda ölene kadar Nerde-Ne zaman-Hangi şartlarda neleri yapıcaksan istediğin ideolojiyi-öğretiyi-inancı seçip- belirsizlikleri giderebilmek adına kendini bir şekilde ikna edebileceğiniz(kandırabileceğiniz) makul gerekçeler bulabilirsin/hatta oluşturabilirseniz makul gerekçeleri kendinizde meydana getirebilirsiniz. Zihinsel +psikolojik olarak kendimizi rahatlatmak,duygusal açlıklarımızı gidermek,dünyadaki yaşadığımız sorunların,belirsizliklerin,çektiğimiz sıkıntıların üstesinden gelebilmek adına vs birden çok şey sebebiyle insanlar asıl varoluş amacının arayışı içinde olup hayata bir şekilde anlam yükleyip ölene kadar kendini güvenli bir limanda hissederek yaşamak istiyor... Bizler kısıtlı kapasiteye sahip+birden çok faktörün etkisi altında kalıyoruz+birden çok kanaldan vücudumuz kolay bir şekilde manipüle edilebiliyor(özellikle beyin-zihin-bilinçaltı )+içinde bulunduğumuz durum+şartların değişmesi ve Olguların gerçekliğiyle alakalı gerçeklik algımız-hakikatin ne olabileceğine ilişkin hakikat algımız değişebiliyor+buna bağlı olarak birbirinden farklı birden çok konuyla alakalı sorunla uğraşmak zorunda kalıyorken (eğitim hayatı-aile hayatı-askerlik-tıbbi- sorunlar-ekonomik sorunlar-entelektüel sorunlar vs..) Evren ve Evrenle var olan olgular yokmu/varmı??-varsa neye göre-nasıl-ne kadarı var??-bizler yokmuyuz//varmıyız-varsak neye göre nasıl varız-neye göre nasıl varlıklarız//irademiz-farkındalığımız-ahlaki yapımız yokmu//varmı-varsalar neye göre-nasıl-ne kadarı var... Olguların gerçekliğiyle alakalı-hakikatin ne olabileceğine ilişkin geçmişten günümüze-günümüzde ortaya birbirinden farklı şeylere referans gösterip atıfda bulunup ortaya birbirinden farklı bilgiler koyuyorlar.Gelecektede bu böyle olucaktır.. a)Geçmişten günümüzü kadar geçerli olan ve gelecektede geçerli olacak Nesnel/Evrensel (kişiden kişiye-toplumdan topluma değişmeyen)şeyler varmı-varsa nelerdir?? b)Sadece kişilerin kendisini bağlayıcı+toplumların kendilerini bağlayıcı içinde bulunduğu şartlarla neye göre-neleri nasıl algılamışlarsa olguların gerçekliği+hakikatin ne olabileceğine dair algısı ona göre şekillenecektir ve birşeylere anlam yüklemesi gerekirsede neye göre-nelere referans noktası olarak atıfda bulunacağıda kişilerin+toplumların zamanla değişen içinde bulunduğu şartlarla meydana gelen algı çerçevesine bağlı olarak değişecektir..
@Azozgaming
4 жыл бұрын
Hocam ezan vakti uluyan köpekler müslüman ulumayanlar kâfir :)))
@Azozgaming
4 жыл бұрын
@ateizm out espri yapıyoruz.
@Ahmath1
4 жыл бұрын
Harbiden bizim mahallede biri siyah biri sarı iki tane köpek var ben ara sıra sabah namazıan kadar uyumuyordum her seferinde uluyup duruyordu insanların uyanmadığı saatlerde uyanıp gerçekten allahı zikrettiklerini anlaya biliyorum bu da benim gözlemim (mezarlığın yanında oturuyorum)
@mertgokcen9741
4 жыл бұрын
Köpeklerin göz perdeleri açıktır hani bazen kedin varsa anlarsın evinde biryere kitlenirler veya köpekler bazen bir kitleniyorlar etrafa kulakları felan dikip sen onun baktigi yere bak hiçbirşey görmezsin ifrit cinleri vs vs ezan okundu mu duyamayacak şekilde kaçar denilir ama bende tam bilmiyom
@tutunamyorum9596
3 жыл бұрын
@@Ahmath1 Köpeklerin duyu hassasiyetleri insanınkinden daha uç sınırlara erişebiliyor. Yani köpekler bizim duyamadığımız tiz sesleri de duyabiliyorlar. Bu sebeple uzmanlar köpeklerin aşırı gürültülü seslerde kulaklarından rahatsız olduklarını ve buna tepki olarak havlayıp uluduklarını söylüyorlar.
@xwest3454
3 жыл бұрын
@@Ahmath1 köpekler ezan olduğu için ulumaz,aynı şekilde ambulans geçince sirene müziğe de birçok şeye ulurlar. din afyondur cidden...
@adem_7001
2 жыл бұрын
Bence; insanın farklılığı yaradılışındaki özellikte, Rabbimiz (Hicr: 28-31)de ''Vaktiyle, Rabbin meleklere demişti ki: “Ben, kurumuş balçıktan bir insan yaratacağım ve ona şekil verip, ruh üfleyip canlandırıp, nimetler bahşederek sorumluluk yükleyeceğim, ona saygılı davranıp hizmetine girin.” İblis hariç bütün melekler bu emri karşısında, Allah’a secde ettiler fakat İblis onlarla birlikte secde etmeyerek emre uymayacağını belirtti.''
@rasyonelfideist6211
3 жыл бұрын
Yalnız kapak fotoğrafı beni benden aldı.
@uzaylziyaretci5037
4 жыл бұрын
Hocam, bazı ateistler: "dünya öl yada öldür üzerine kurulu bir canlı başka bir canlıyı vahşice avlıyor,hatta bazıları yamyam kendi türünü yiyor, canlılar acı çekiyor eziyet görüyor, bir yangın çıkıyor milyonlarca canlı telef oluyor vs. vs. bu düzeni kuran Tanrı sadist olmaz mı?" diyorlar bu konuda bir izah videosu yapabilir misiniz lütfen?
@mertgokcen9741
4 жыл бұрын
kötülük problemi imtihan dunyasi diyilip geçiştirilecek birşey değil BENCE BAK BENCE... Trol ekibi gelmeden Eğer tanrı iyiyse kötülük olmaz kötüyse iyilik olmaz eğer çevremizde iyilik varsa kotuluk yok olmalı. Çünkü Allah mutlak iyidir. BENCE kötülük diye birşey yok ayetlerde denir ne pis iştir deniliyor bazı hareketlere ordaki "pis" sadee imtihandaki şık tır bence a b c d e gibi şıklar var a)zekat b)oruç c)namaz d)hac e)zina Bu şekilde şıklar olduğunu düşünüyorum. E şıkķının kötü olduğunu düşünmüyorum sadece imtihandaki bir şık olduğunu düşünüyorum Be dedik etrafimizda iyilikler var demekki kötülük yok çünkü mutlak iyi bir Allah var ben kötülüğü su şekilde açıklıyorum iyiligın bir derecesi mesela bir adamın arabası var bugatti buna en iyi diyelim baskasinin mercedesi var bu orta iyi bir adamın renault bir arabası var en az iyi peki bir adamın hiç arabası olmaması kötülük bu şekildede (aslında oda kötülük değilde siniflandirdigimizdan dolayı çünkü o adamın eli kolu gözü var hala iyi konumda) ayetlerde cehennemin ne pis yer olduğu söyleniyor cehennemde sadece bir şık olarak düşünüyorum aynı araba örneği gibi insan tam yok olmaktansa yanıyor yanarak zenginlestiriliyor aci çekiyor ama ebedi olarak yok olmuyo kötü olmamış oluyor cehennemde Allahın mutlak rahmetinin sonucu olduğunu düşünüyorum. Yine yok olmuyor yani kötü olmamış oluyor.
@mertgokcen9741
4 жыл бұрын
Bak en basit örnek vereyim mesela zina günah ama evli insanalrın ilişkisi günah değil sadece 2 sık var Allah onu semememiz gerektigini soyluyor
@mertgokcen9741
4 жыл бұрын
Birde kötülük problemine evrimsel argüman var
@mertgokcen9741
4 жыл бұрын
Evrimsel süreçte bazı mutasyonlara uğradık ve bu mutasyonlar ile geliştik şimdi adı üstünde mutasyon peki mutasyon geçirdiysek iyi veya kötüyü nerden bilecez mesela zina nin kötü olduğunu düşünüyoruz ama düşüncemizden suphe ediyoruz peki zinanın gerçekten kötü birşey olduunu nasıl anlicaz evrimsel süreçte beynimizden suphe duyuyoruz iyi veya kötü ne anlamıyoruz çünkü düşüncemiz şüpheli peki nasil anlicaz şu şekilde "geçmiş toplumların haline bakın ve düşünün ibret alin" "sorgula" "dusun" "akıl et" kuran üzere dusun" bunlar gibi 100lerce ayet var Allah düşüncemize güvenebileceğimizi söylüyor yani biz zinanın kötü olduğunu düşünüyorsak bundan şüphe etmeyiz ama naturalistler evrimsel süreçten gelen septik düşünce yüzünden iyi veya kötü ne bilemezler çünkü vahiyleri yok ama bizde var. Bak biz evrime inansak bile elimizde vahiy var yani iyi veya kötü algısında septik düşüncemiz yok ama onların evrimsel sürecinde septik düşünce var.
@mertgokcen9741
4 жыл бұрын
Bunları yazmışken şu da sana çok yardımcı olacak knkam evrim İSLAMLAMI çelişir yoksa materyalizmlemi onu atayim
@sk-od6fx
3 жыл бұрын
güzel bir eser ve video için de teşekkürler. fakat dini inançları olduğu konusuna katılmıyorum. hatta bunları kendi kedim, köpeğim ve kuşum da gözlemlemeye çalıştım. hiçbirinin bir namaz vakti normalden daha farklı bir tepki ya da davranışta olmadığını gözlemledim. tabi bu sadece benim kısıtlı gözlemim. belki bizimkiler ateistti :)
@tunahangumus2289
4 жыл бұрын
Hocam makelenin linkini koymamissiniz
@farhadmustafayev2124
4 жыл бұрын
Size olan saygımla beraber, bahsettiyiniz çoğu hadisdeki hikayeler (kedi, karınca) bence saçma ve uydurulmuş olduğunu belirtmek isterim.
@mesutsimsek9508
4 жыл бұрын
Hadislerde kertenkele öldürmenin sevap olduğundan da bahsediliyor. Kara köpekleri öldürün diye de hadis var. Eşekte, atta uğursuzluk olduğunu söyleyen hadis de var. Deve şeytandır diyen hadis de var. Var da var yani. Ayrıca, sadece etini yemek günah olduğu halde, domuza karşı gereksiz bir nefret ve düşmanlık var.
@farhadmustafayev2124
4 жыл бұрын
@@mesutsimsek9508 tamamen katılıyorum
@nehirozdemir4061
4 жыл бұрын
Sığıra bakın ayeti?
@samoz7496
4 жыл бұрын
Hayvan sevgisi ile ilgili bir tane ayet ben bilmiyorum. Hatta doğa ve çevre sevgisi ile ilgili ayet te bilmiyorum. Bilen varsa yazsın. İslamiyet ve Hristiyanlıktaki bakış açısına göre bütün hayvanlar insanlara hizmet için yaratılmıştır. Hayvan sevgisinin kaynağının da din olduğunu mu sanıyorsunuz? Hayvanlara cennet bile layık görülmemiştir.
@uzaylziyaretci5037
4 жыл бұрын
İslam sadece Kuran değildir. Kurana/İslama aykırı olmayan Hadisler de dikkate alınmalıdır. Hz. Muhammedin hayvanlara muamele konusunda tavsiye, emir ve uygulamaları vardır. Yeryüzündeki canlılara karşı adaletli, ölçülü davranmayı, onlara merhametli olunmasını dile getirmiştir. Mesela o, belli başlı zararlılar hariç, (Bûhârî, Bed’u’l-halk, 16; Müslim, Hacc, 66-67) hayvanların faydasız ve keyfî bir şekilde öldürülmesini yasaklamıştır. Bir keresinde ashabına: “- Haksız yere bir serçeyi öldürenden Allah Teâlâ kıyâmet gününde hesap soracaktır” buyurmuştu. Ashap: - Serçenin hakkı nedir, diye sordu. Peygamberimiz de: “- Onun kesilmesi ve sonra da yenilmesidir” buyurdu. (Dârimî, Edâhî, 16) Benzer bir hadîs-i şerifte Sevgili Peygamberimiz buyuruyor ki: “Kim bir serçeyi boş yere sırf eğlence olsun diye öldürürse, kıyamet günü o serçe feryât ederek Allah’a şöyle seslenir: - Ey Rabbim! Falan beni gereksiz yere öldürdü, herhangi bir fayda için öldürmedi.” (Nesâî, Dahâyâ, 42) Bu hadislerden anlaşıldığı üzere faydalanmak niyetiyle değil de sırf zevk ve eğlence olsun diye hayvanların avlanması ve öldürülmesi uygun görülmemiş, bu durum onların hayat haklarına tecavüz olarak değerlendirilmiştir. Hatta Hz. Muhammed bizleri, Allah’ı tesbih eden bir ümmet olarak vasıfladığı karıncaların bile hayat hakkına riayet etmeye çağırmaktadır. (Bûhârî, Cihâd, 152; Müslim, Selâm, 148) - Ey Allah’ın Resûlü! Bizim için hayvanlardan dolayı da sevap var mı? dediler. Resûl-i Ekrem: “- Her canlı sebebiyle sevap vardır” buyurdu. (Buhârî, Şürb, 9; Müslim, Selâm 153) Dikkat çekici bir diğer hadiste ise şöyle buyrulmuştur: “Bir kadın, ölünceye kadar hapsettiği bir kedi yüzünden azâba uğradı ve bu sebeple cehenneme girdi. Hayvanı hapsettiğinde ona bir şey yedirmemiş, içirmemiş, yerdeki haşereleri yemesine bile izin ve imkân vermemişti.” (Buhârî, Enbiyâ, 54; Müslim, Selâm, 151). Bir hadîste şöyle buyurmuştur: “Otu bol yerlerde yolculuk yaptığınız zaman, otlardan istifade etmeleri için develere imkân verin. Çorak ve otsuz yerlerde yolculuk ederseniz, takattan düşmeden gidilecek yere varmaları için develeri süratlice sürün. Gece mola verip yatacağınız zaman yoldan ayrılıp bir kenara çekilin. Zira yol, hayvanların geçeceği ve böceklerin geceleyeceği yerdir.” (Müslim, İmâre, 178) Hz. Muhammed bir kimsenin bahçesine uğramış, orada bir deve görmüştü. Deve, Hz. Peygamber’i görünce inledi ve gözleri yaşardı. Efendimiz devenin yanına gitti, kulaklarının arkasını şefkatle okşadı. Deve sakinleşti. Bunun üzerine Hz. Peygamber: “- Bu devenin sahibi kimdir? Bu deve kimindir?” diye sordu. Medinelilerden bir delikanlı çıkageldi ve: - Bu deve benimdir, Ey Allah’ın Resûlü, dedi. Fahr-i Kâinât: “- Seni sahip kıldığı şu hayvan hakkında Allah’tan korkmuyor musun? O, senin kendisini aç bıraktığını ve çok yorduğunu bana şikâyet ediyor” buyurdu. (Ebû Dâvûd, Cihâd, 44) Hz. Muhammed hayvanlara binmiş oldukları halde onlar üzerinde hareketsiz bir şekilde uzun müddet konuşma yapan kimseleri de şöyle uyarmıştır: “Hayvanlarınızın sırtını minberler olarak kullanmaktan sakının. Zira tek başınıza güçlükle gidebileceğiniz bir yere sizi götürmeleri için Allah onları sizlere musahhar kıldı (emrinize verdi). Arzı da sizin (durma yeriniz) kıldı, öyleyse ihtiyaçlarınızı arz üzerinde görün.” (Ebû Dâvûd, Cihâd, 55) Hz.Muhammed hayvanları dövüştürmek maksadıyla onları tahrik etmeyi yasaklamıştır. (Ebû Dâvûd, Cihâd, 51; Tirmizî, Cihâd, 30) Binaenaleyh günümüzde yapılan horoz dövüşleri, deve ve boğa güreşleri gibi müsabakalar Sünnet-i Seniyye’nin kesinlikle müsaade etmediği âdetlerdir. Zira bu tür âdetler Allah’ın mahlûkâtına zulümden başka bir şey değildir. Hz. Muhammed hayvanların yüzünün dağlanarak tabiî görünümlerinin bozulmasını da yasaklamıştır. İbn-i Abbâs’tan rivayet edildiğine göre Nebî, yüzüne damga vurulmuş bir merkebin yanından geçti. Bunun üzerine: “- Bu hayvanın yüzünü dağlayana Allah lânet etsin!” buyurdu. (Müslim, Libâs, 107)
@samoz7496
4 жыл бұрын
Uzaylı Ziyaretçi Siyah köpek şeytandır. Köpek olan eve melek girmez. Kim kertenkeleyi ilk darbede öldürürse ona yüz sevap yazılır. İkinci vuruşta öldürürse daha az kazanır. Üçüncü vuruşta ise bundan da az sevap kazanır. Gibi hadisler de var. Yemek için öldürmeyi meşru görmüş peygamber. Av lisansı, üremelerini gözetme, av mevsimi, kontrollü av gibi uygulamaları nedense batı ülkelerinde vahiy almayan insanlar düşünmüş. Bu insanlar köpek almak için adopt yani evlatlık alma kelimesini kullanırlar ve ailenin bir ferdi olarak görürler ve severler. Müslüman ise köpek necistir diye dokunmaktan bile imtina ederler. Halbuki o köpek insanların çoğundan daha temizdir.
@uzaylziyaretci5037
4 жыл бұрын
@@samoz7496"Köpek olan eve melek girmez." Hz. Âişe (r.a) şöyle anlatır: Cebrail , Hz. Muhammede belli bir saatte geleceğini vaad etmişti. Vakit gelmiş, fakat Cebrail gelmemişti. Allah Rasûlü (s.a.v) elinde bulunan sopayı yere attılar ve: “Allah da rasûlleri de vaadlerinden caymazlar!” buyurdular. Sonra etrâfa bakınmaya başladılar. Bir de ne görsünler; sedirin altında bir köpek yavrusu! Bunun üzerine: “−Ey Âişe! Bu yavru buraya ne zaman girdi?” diye seslendiler. Ben de: “−Allah’a yemin ederim ki bilmiyorum.” dedim. Emir verdiler, köpek yavrusu evden çıkarıldı. Cebrail (a.s) da hemen geldi. Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “-Bana söz verdin, ben de bekledim ama gelmedin.” dediler. Cebrail (a.s): “-Gelmemi, evinizdeki köpek engelledi. Biz melekler, içinde köpek ve sûret bulunan eve girmeyiz.” cevabını verdi. (Müslim, Libâs 81, 82. Ayrıca bkz. Buhârî, Bed’ü’l-halk 7, Libâs 94; İbn-i Mâce, Libâs 44) Günümüzde evlere vahiy iletmek için Cebrail girmediği için bence kafaya takmaya gerek yok gibi :) İslâm’ın evde köpek beslenme konusunda ki hükmü ona karşı menfî bir tavır takınmayı da gerektirmez. Yâni köpeklerin beslenmemesi veya onlara kötü muâmele edilmesi söz konusu olamaz. Bilakis İslâm, merhameti bütün mahlûkâta şâmil bir sûrette telkin ettiği için, köpeklerin de hayatlarının korunmasını, diğer mahlûkât gibi onlara da şefkat ve merhametle muâmele edilmesini emretmiştir. "Nitekim bir hadîs-i şerîfte, susuzluktan ölmek üzere olan bir köpeğe su veren günahkâr bir kadının cennetlik olduğu müjdelenmektedir." Târihimizde de mahlûkâta merhamet duygusunun müesseseleşerek çeşitli vakıflar kurulduğu ve bu vakıfların şefkat elinin, himâyeye muhtaç hayvânâta kadar uzandığı, mâlum ve meşhurdur. Dolayısıyla mühim olan, köpek besleme husûsunda da İslâm’ın belirlemiş olduğu meşrûiyet sınırlarına riâyet etmektir. Evin İçinde Köpek Beslemek: Köpeğin nefesi ve salyası necistir. Nitekim köpeklerin salyalarından, tüylerinden ve hatta nefeslerinden çeşitli bulaşıcı hastalıkların husûle geldiği, artık günümüzde şüphe götürmez bir ilmî gerçektir. Üstelik bunlar, ilmin bugünkü ulaştığı noktada tespit edebildiği gerçeklerdir. İslâm’ın bu husustaki ölçülerinin henüz bilinmeyen kim bilir daha nice hikmetleri bulunmaktadır. Kaynak: www.islamveihsan.com/kopek-giren-eve-melek-girmez-mi.html Evlerinde hayvan besleyenlerin “hidatik kist” hastalığı riski taşıdığı bildirildi. Hidatik kist” Yeni Zelanda, Avustralya, Arjantin ve Türkiye gibi koyun ve sığır yetiştiricisi durumundaki ülkelerde ciddi bir sağlık sorunu olduğu, bununla birlikte evde özellikle köpek besleyenleri de bu hastalığın bulaşma tehlikesinin bulunduğu belirtildi. Kaynak: www.haberturk.com/saglik/haber/751915-evde-hayvan-besleyenler-dikkat "Müslüman ise köpek necistir diye dokunmaktan bile imtina ederler" demişin yoo gayet seviyoruz ve dokunuyoruz ama evde sürekli beslemek ayrı dokunup sevmek ayrı. Köpek, evde de besleniyor ama işte görüldüğü üzere sağlığa yan etkileri olabiliyor insana karşı. Mesela Hz. Muhammed köpeği sadece evde beslememeyi önermiş, tavsiye etmiş ama mesela bahçede köpek beslemeyin falan dememiş zaten. "Siyah Köpek Şeytandır " Mesela yukarıdaki hadisleri yeterince araştırıp, bilgisizliğimizi gidersek, şunu görürüz: Hz. Muhammed bilhassa kara köpekleri öldürme emrini vermesinin sebebi; o esnada Medine’de köpeklerden yayılan bir salgının zuhur etmesi. Hz. Muhammed bilhassa kara köpeklerin öldürülmesini istiyor. Çünkü hastalık; üyeleri siyah hatta detaya inecek olursak “gözlerinin üstünde iki nokta gibi beyazı olan” bir köpek ailesinden yayılıyor. O kara köpeklere şeytan demesinin sebebi ise mikrop taşımaları. Şeytan olarak asıl nitelendirilenler de köpekler değil taşıdıkları bu mikroplar. Mikroplara yahut bunları yayan köpeklere şeytan denmesinin ise iki sebebi var. İlki; şeytanın temel sıfatı olan “zarar vericilik” özelliği taşımaları. İkincisi ise o zaman, kültür ve bilgi düzeyinde; tutup, insanlara mikroplardan söz etmenin yersizliği. Hz.Muhammed mikrobun ne olduğunu, nasıl yayıldığını ve etkilerini gayet biliyordu. Hatta itlaf ve karantina gibi günümüz modern tıbbının da kullanmakta olduğu uygulamalardan da haberdardı. Ancak çevresindeki insanlar -tamamen o çağın gereği olarak- bilmiyordu. Temel biyoloji dersi vermektense tabii ki onların akıllarına en kolay yatacak şekilde izah edecekti konuyu: Mikroba şeytan diyerek. Bu tavır; Hz. Muhammed iletişim bilimindeki yüksek seviyesinin de göstergesidir ayrıca. Kanaatimce. Hal böyle iken günümüzde insanlar hâlâ sevaptır diye kara köpek öldürebiliyorlar. Kaynak: gencdergisi.com/3112-kara-kopek-seytan-midir.html "Kim kertenkeleyi ilk darbede öldürürse ona yüz sevap yazılır. İkinci vuruşta öldürürse daha az kazanır. Üçüncü vuruşta ise bundan da az sevap kazanır." Esasen zarar vermeyen hiç bir canlı öldürülemez. Öldürülmesi caiz olanlar ise, zararlı olan ve bu zararından başka türlü kurtulma imkanı olmayan hayvanlardır. Kelerin bir vuruşta öldürülmesinin sevap olması, eziyet vermeden ölmesini sağlamak içindir. Yoksa her görülen kertenkeleyi öldürmek caiz olmadığı gibi, öldürmenin kendisi de sevap olmaz. Eziyet vermeden zararından kurtulmanın yollarını aramak gerekir. Ancak öldürmekten başka çare yoksa, bir vuruşta öldürmek gerekir ki, hayvan eziyet çekmesin. Vezeğa, Ahterî'de keler olarak açıklanır. Keler, bir nevi kertenkeledir. Hz.Muhammed fuveysika diye tavsif ederek, insanlara eziyet veren haşerata dahil etmiştir. Fuveysika, fasıkcık demektir. Hz. Muhammed haşeratın ekserisinden ayrı olarak, zarar verenlere fasık demiştir. Alimler, kelerin bu grupta olduğunda görüş birliğindedir. Bir vuruşta öldürülmesinden maksad eziyet verilmemesi içindir. Zîra hayvan ikinci darbeyi almadan yaralı olarak kaçabilir; bu da bir canlının eziyet görmesine neden olur. Buna göre insanlara zarar vermeyen hayvanları öldürmek caiz olmaz. (bk. Kütüb-i Sitte, Prof. Dr. İbrahim Canan) Kaynak: sorularlaislamiyet.com/kertenkele-oldurmek-sevap-mi-kertenkele-insana-zarar-veren-bir-hayvan-degildir-neden-oldurulmesi "Yemek için öldürmeyi meşru görmüş peygamber. Av lisansı, üremelerini gözetme, av mevsimi, kontrollü av gibi uygulamaları nedense batı ülkelerinde vahiy almayan insanlar düşünmüş. " Burada baya saçmalamışın o dönemin araplarında bunlar mı vardı? Ayrıca her bilimsel şeyi kitaba teorik olarak mı yazacaktı; onu insanlar keşfediyor zaten, o zaman tüm icatları, yeni nesil metotları herşeyi kitaba yazması lazımdı biz insanların düşünüp bulmasına ne gerek var ki? :)
@samoz7496
4 жыл бұрын
Uzaylı Ziyaretçi bu cevapları biliyorum. Seri katiller ile söyleşileri izle. Cinayetlerini nasıl meşrulaştırdıklarını göreceksin. İnsan beyni inandığı şeyi meşrulaştırmakta çok mahirdir. Aşıları ve bakımları tam hastalıksız köpek salyası, hasta insan salyasından daha zararsızdır. İnsan keşfedebiliyor. Ben de bunu diyorum zaten.
@uzaylziyaretci5037
4 жыл бұрын
@@samoz7496 "Aşıları ve bakımları tam hastalıksız köpek salyası, hasta insan salyasından daha zararsızdır." Bu dönemde bile bazı insanlarda köpeklerden hastalık bulaşıyor bazılarının bağışıklık sistemi zayıf oluyor bazılarının ki kuvvetli oluyor. 600 lü cahil arabistan topraklarında her türlü aşı ve ilaç vardı sende haklısın :)) Hz. Muhammed farkındaysan 600 lü yıllarda yaşamış bir insan. Hadislere bakacak olursak o topluma o dönemin şartlarında ne olay olduysa peygamber onunla ilgili bir şey söylemiş; sen bekliyorsunki Hz. Muhammed bir laf söylerken düşünüp aaa ben 2000li yıllarda bulunacak aşıyı dikkate alarak bir laf söylüyim mi dicek? O sadece o dönemin aşıdan yoksun araplarına tavsiyelerde bulunmuş hadislerde. Ayrıca işte hadislerde gördün hayvanlara karşı gayet iyi niyetli. "Seri katiller ile söyleşileri izle. Cinayetlerini nasıl meşrulaştırdıklarını göreceksin. İnsan beyni inandığı şeyi meşrulaştırmakta çok mahirdir. " Vallah ben şöyle diyim yaptığım araştırmalar, incelemeler, edindiğim tecrübeler Kuran'ın %99.99 Allah'ın kitabı olduğuna kaanat getirmiş biri olarak gördüm ki asıl maneviyattan uzak materyalist beyinler Kurana/İslama inanmamak ve inkar etmek için her türlü şeyi bahane ederler. Kalbinde art niyet, fesat olanlar araştırmadan etmeden ayet cımbızlarlar ve gülünç duruma düşerler; iyi niyetli olanlar ise doğrusu neymiş ,işin aslı neymiş onu sorgulayıp araştırırlar. İşte aradaki bu fark cennet ve cehenneme gidecekleri belirlemektedir. Yasin Suresi 99. Ayet: "Eğer Rabbin dileseydi yeryüzündekilerin hepsi mutlaka iman ederdi. (Allah imtihan gereği onları serbest bıraktığı halde,) Sen insanları iman etmeleri için zorlayacak mısın?" Maide Suresi 68. Ayet: "Rabbinden sana indirilenler (Kuran) çoğunun azgınlığını ve inkarını artırır."
@furkanyasar3702
4 жыл бұрын
güzel video
@kalkveuyar7312
4 жыл бұрын
👏👏👍
@m.e.t9960
4 жыл бұрын
Hocam kuranda hayvanlarin ATIK olacagina dair birseyler dinledim, hangi ayetti hatirlayamiyorum, bu konuda yaniliyor olabilirim, sizin bu konuda bir bilginiz varmiydi acaba.
@alperenkurt2047
4 жыл бұрын
bingbang ile ilgili bir sorum var aklıma takılan temel bir soru bu soruyu sorabileceğim bir yer varmıdır sana sorsam fikir beyan edebilirmisin?
@m.e.t9960
4 жыл бұрын
@@alperenkurt2047 sorabilirsiniz, ben cevabini biliyorsam aciklarim memnuniyetle, ama belkide kaynak gosterebilirim.
@alperenkurt2047
4 жыл бұрын
@@m.e.t9960 kardeşim sakıncası yoksa hangi dini göüşe inanıyorsun demek istediğim müslüman kaynaktan faydalanan var ateist kaynaktan faydalanan var
@m.e.t9960
4 жыл бұрын
@@alperenkurt2047 ben islami savunuyorum, yani Tanrinin indirdine inandigim ve Kendisininde Islam diye adlandirdigi dine inaniyorum, fakat dogdugum cografyanin musluman dominant olmasi itibari ile bende muslumanim. eger incil kabul gorulen bir cografyada dogsaydim bu sefer kuvvetle muhtemel hiristiyan olacak idim veya yahudide olabilirdim. burada onemli olan Tanrinin veya Allahin kuranda bahsettigi ve indirmis oldugu butun kitaplara inana kimselerden iyi oalarak siniflandirabilecegi kimselere cennet mujdesi vermesidir, ben icinde bulundugum musluman cemaatinin etkisinde albetteki kaldim fakat yurtdisinda bulundugum donemlerde (ve halende yurtdisindayim) diger dinleride arastirabildigimce arastirip ve bazi rastlantisal olaylarinda etkisinde kalarak indirilen son kitap Kurani Kerime inanmayi ve onu takip etmeyi uygun gordum. Ayni Zamanda Fizik Muhendisyim ve disarda bulundugum peryotlarda bircok yazilim ve teknolojik egitimde aldim.
@alperenkurt2047
4 жыл бұрын
@@m.e.t9960 Aynı görüşe ve dine inanıyoruz aklıma takılan soru enerjiyyle ilgili maddenin yoktan var olamayacağını kendiliğinden aklıma yatacak şekilde mantığını buluyorum ama enerji denince sanırım enerji kavramını pek bilmediğimdendir acaba enerji neden kendiliğinden var olamaz sorusuna takılıyorum bu soruya madde olmadan enerjide olmaz diye düşündüm ve hem enerji sorusuna hemde bingbang öncesi neden hiçbir şey var olamaz sorularına cevabın nedir cevabın için teşekkür ederim şimdiden
@muhsincolakk9247
3 жыл бұрын
Hayvanların ruhu varmı,,
@samoz7496
4 жыл бұрын
Enis hocanın bahsettiği hayvanlardaki ritüelistik davranışlar, o hayvanların Allahı zikrettiği tezini değil, Allaha şirk koştuklarını destekler. Hala bu videodan hayvanlar Allaha ibadet ediyor diye anlayanlar var.
Bu arkadaslar hadisleri reddetmiyorlar, bazi hadisler icin bizim bildigimiz Resullullah bunu soylemis olamaz diyorlar...Hz Peygamberi kucuk gordukleri icin degil Onu cok temiz,cok erdemli,cok merhametli olarak kabul ettikleri icin birbirimizi kirmayalim lutfen, buna sii muslaman kardeslerimizde dahil, Sonunda tek olan Rabbe dondurelecegiz ve uzerinde anlasamadigimiz seyleri o bize bildirecek.(not: Sahsim hadis inkarcisi degildir)
@barina73
3 жыл бұрын
Enis bey, hayvan hakları varsa kurban kesmek niye var. Filler ölülerini daima ziyaret ederler. Hayvanların ölümü bildiği biliniyor. Koko ve Mıchael ın konuşmalarını seyredin.İnsanı utandırıyor.
@teenage_ninja
Ай бұрын
Keske hayvan olsaydim daha az aci çekerdim
@SadeceKuran1
3 жыл бұрын
👽
@sametak5553
4 жыл бұрын
YA GERÇEKLERİ ÖĞRENİCEZ-YADA YALANLARA İNANICAZ İntihar etmemem için iki sebebim var: 1)Öldükten sonra daha çok acı çekeceğim bir şeyin içinde kendimi bulma ihtimali 2)Yok olmak İntihar etmem içinde birden çok sebebim var. Herşeyin belirsiz hale gelmesi-anlamsızlaşması-bazı konularda yaşamış olduğum sorunların beraberinde gelen acı-ızdırap sebebiyle İntihar etmeyi uzun zamandır düşünüyorum-ama yazımın başında belirttiğim gerekçelerce intihar etmekten vazgeçiyorum-istemeyerekte olsa varolduğum için-hayata ve hayattaki şeylere maruz kaldığım için istemeye istemeyede olsa zoraki yaşıyorum/sürünerek yaşıyorum.. Böyle yaşamaya devam ettiğimde kendime işkence ediyorum. Kısacası varolmanın gereksizliğiyle yaşamak için yaşıyor numarası yapmaya çalışıyorum. Hem ölmek istiyorum hemde hayatta kalmaya çalışıyorum. İçinde bulunduğum durum tam bir paradoks. Zaten bir gün ölünce ancak o zaman bu paradoksun içinden çıkacağım... Olguların gerçekliğiyle alakalı-hakikatin ne olabileceğine ilişkin geçmişten günümüze-günümüzde ortaya birbirinden farklı şeylere referans gösterip atıfda bulunup ortaya birbirinden farklı veriler koyuyorlar.Gelecektede bu böyle olucaktır.. Peki bizler kısıtlı kapasiteye sahip+birden çok faktörün etkisi altında kalıyoruz+birbirinden farklı birden çok kanladan vücudumuz kolay bir manipüle edilip(özellikle beyin-zihin-bilinçaltı )+içinde bulunduğumuz durum+şartların değişmesi ve Olguların gerçekliğiyle alakalı gerçeklik algımız-hakikatin ne olabileceğine ilişkin hakikat algımız değişebiliyor+buna bağlı olarak birbirinden farklı birden çok konuyla alakalı sorunla uğraşmak zorunda kalıyorken (eğitim hayatı-aile hayatı-askerlik-tıbbi- sorunlar-ekonomik sorunlar-entelektüel sorunlar vs..) Evren ve Evrenle var olan olguların varmı-varsa neye göre var-bizler varmıyız-yokmuyuz-nasıl varlıklarız-irademiz-farkındalığımız-ahlaki yapımız varmı-Tanrı varmı-yokmu-varsa hangi dinin-öğretinin Tanrısı gerçek Tanrı??Tanrının din göndermesi mümkünmü?? Hayatı anlamlandırmak zorundamıyız-anladırmak için asıl varoluş amacımız anlamak içi bir Tanrının olması ve bir din göndermesi gerekiyormu?? Ya Tanrı yoksa(bir din gönderen Tanrıda dahil). Ve var olduğumuz sistem-varolduğumuz sistemdeki varlıkların+bizlerin varolamasını sağlayan başka şeylerinde olması mümkünse?! 1)Herşeyden şüphe edicez 2)Sadece Şüphe ettiğimizden şüphe etmiyeceğiz-diğer herşeyden şüphe edicez 3)Bizler olguların gerçekliğini anlaması noktasında nelerden neye göre-nasıl-ne kadar şüphe edip-etmememiz gerektiğine dair makul gerekçeleri belirleyip şüphe edilmeyecek şeyleride belirledikten sonra bunları sabitelerimiz(herşeyin kaynağı olan nesnel referans noktası ve buna atıfda bulunarak meydana getirdiğimiz nesnel ön kabuller)olarak belirleyip bu hayattaki teorik-pratik değişim-dönüşümleri o sabitelerimize baz alarak yapmaya çalışıp akla+mantığa uygun+tutarlı bir hayat yaşamaya çalışıcaz.. Önemli not:Ne yaparsak yapalım olguların gerçekliğini+hakikatin ne olabileceğini anlama ve hayata uygulama noktasında ne kadarda makul olduğuna kanaat getirdiğimiz gerekçelerce yapmış olsakda kendimizi kandırmayacağımızında bir garantisi yok. Çünkü içinde bulunduğumuz durum+şartlar;nesnel-evrensel birşeylerin olabileceğine kanaat getirebileceğimiz makul gerekçeleri arayıpda bulabilmemizi mümkün kılmıyorki?!! Bu sebeble olguların gerçekliğini+hakikatin ne olabileceğini anlama ve hayata uygulama noktasında geriye tek bir seçenek kalıyor: Makul olduğuna kanaat getirdiğimiz gerekçeleri bulmuşçasına kendimizi kandırarak ölene kadar belirsizliklerin+sorunların üstesinde gelmeye çalışıyor rolü yapıp ölene kadar akla-mantığa uygun+tutarlı bir hayat yaşıyoruz zannedicez. Bence bu varlığa insan deniyor ve bizler her ne şekilde var olmuşsak olalım bize bu hayatta tanınan süre zarfınca rolümüzün hakkını vermeye çalışmalıyız- diye düşünüyorum-çünkü ben yapacağımız bundan makul birşey bulamadım..(bunun nedenini yazımın başında anlattım). kzitem.info/news/bejne/06Rj3qRmpHd1hoY kzitem.info/news/bejne/tpuhtGyvbYpjYHY kzitem.info/news/bejne/saOix5hrbmVoeGU kzitem.info/news/bejne/lZ1tvIWjnWdjenY kzitem.info/news/bejne/yXuXsXikZmteY44 kzitem.info/news/bejne/t6Wd4J-he6mcqZg kzitem.info/news/bejne/yJ6hvoJ4m4yoe5g kzitem.info/news/bejne/k6mIy5qon4SHoZg kzitem.info/news/bejne/yJWfvH6QnXSSpII kzitem.info/news/bejne/1GeNvqdocJ2gqXY kzitem.info/news/bejne/o6J4nop7jYNhrGU kzitem.info/news/bejne/04VrmJ2wi3d-n6A
@nicat2004
4 жыл бұрын
Instagramdan @nq.off Bana ulasa bilirsin
@sametak5553
4 жыл бұрын
@@nicat2004 Olguların gerçekliğiyle alakalı-hakikatin ne olabileceğine ilişkin her zaman bilemediğimiz/bilemeyeceğimiz şeyler-bildiklerimizden daha fazla olacaktır. Bu sebeble bileceğimiz şeylerinde Olguların gerçekliğiyle alakalı-hakikatin ne olabileceğine ilişkin ne kadarlık bir kısmıyla alakalı olucak buna hiçbir zaman emin olamıyacağız. Zihnimizde Olguların gerçekliğiyle alakalı-hakikatin ne olabileceğine ilişkin meydana gelen şeyler ile Olguların var olan gerçekliği-hakikatin kendisi birebir aynısı değil. Bunu ne yazıkki çok karıştırıyoruz. Zaten bu sebeble bu vb..konularda agnostik bir takınarak bence bu böyle olabilir diyip ortaya koyduğumuz verileri nesnel-evrensel hale getirmemek lazım.Çünkü birşeyleri nesnel-evrensel hale getirmeye çalışarak sadece kendimizi kandırıp ölene kadar bi şekilde kendimizi oyalamış olucaz.. Bunu yapmaktan başkada makul seçenek varmı bilmiyorum. Ama Nelere-Neye göre-Nasıl-Niçin İnanıpda ölene kadar Nerde-Ne zaman-Hangi şartlarda neleri yapıcaksan istediğin ideolojiyi-öğretiyi-inancı seçip- belirsizlikleri giderebilmek adına kendini bir şekilde ikna edebileceğiniz(kandırabileceğiniz) makul gerekçeler bulabilirsin/hatta oluşturabilirseniz makul gerekçeleri kendinizde meydana getirebilirsiniz. Zihinsel +psikolojik olarak kendimizi rahatlatmak,duygusal açlıklarımızı gidermek,dünyadaki yaşadığımız sorunların,belirsizliklerin,çektiğimiz sıkıntıların üstesinden gelebilmek adına vs birden çok şey sebebiyle insanlar asıl varoluş amacının arayışı içinde olup hayata bir şekilde anlam yükleyip ölene kadar kendini güvenli bir limanda hissederek yaşamak istiyor... Bizler kısıtlı kapasiteye sahip+birden çok faktörün etkisi altında kalıyoruz+birden çok kanaldan vücudumuz kolay bir şekilde manipüle edilebiliyor(özellikle beyin-zihin-bilinçaltı )+içinde bulunduğumuz durum+şartların değişmesi ve Olguların gerçekliğiyle alakalı gerçeklik algımız-hakikatin ne olabileceğine ilişkin hakikat algımız değişebiliyor+buna bağlı olarak birbirinden farklı birden çok konuyla alakalı sorunla uğraşmak zorunda kalıyorken (eğitim hayatı-aile hayatı-askerlik-tıbbi- sorunlar-ekonomik sorunlar-entelektüel sorunlar vs..) Evren ve Evrenle var olan olgular yokmu/varmı??-varsa neye göre-nasıl-ne kadarı var??-bizler yokmuyuz//varmıyız-varsak neye göre nasıl varız-neye göre nasıl varlıklarız//irademiz-farkındalığımız-ahlaki yapımız yokmu//varmı-varsalar neye göre-nasıl-ne kadarı var... Olguların gerçekliğiyle alakalı-hakikatin ne olabileceğine ilişkin geçmişten günümüze-günümüzde ortaya birbirinden farklı şeylere referans gösterip atıfda bulunup ortaya birbirinden farklı bilgiler koyuyorlar.Gelecektede bu böyle olucaktır.. a)Geçmişten günümüzü kadar geçerli olan ve gelecektede geçerli olacak Nesnel/Evrensel (kişiden kişiye-toplumdan topluma değişmeyen)şeyler varmı-varsa nelerdir?? b)Sadece kişilerin kendisini bağlayıcı+toplumların kendilerini bağlayıcı içinde bulunduğu şartlarla neye göre-neleri nasıl algılamışlarsa olguların gerçekliği+hakikatin ne olabileceğine dair algısı ona göre şekillenecektir ve birşeylere anlam yüklemesi gerekirsede neye göre-nelere referans noktası olarak atıfda bulunacağıda kişilerin+toplumların zamanla değişen içinde bulunduğu şartlarla meydana gelen algı çerçevesine bağlı olarak değişecektir..
@mehmetmenay9701
4 жыл бұрын
@@sametak5553 hayata kendimiz anlam yükleyip yaşayabiliriz. Bilinen, bildiklerimiz herşey içinden bir konu seç ve üzerine düşün! Sartre gibi bir " hiç" ile karşılaşman zor olmaz. Üzerinde yaşadığımız gezegen ve bize ışık veren güneşin yok olacağını bilmek bile insana hayatın anlamsızlığına gerekçe olabilir. Tüm bunlar gerçek olsa bile bize huzur yerine huzursuzluk verir. Bu şekilde anlamsızlık aramak yerine, fazlasıyla anlam bulabilme kapasitemiz olduğunu düşünüyorum.
@enginbozkaya2
2 жыл бұрын
Sizin için yapacak bir şeyim, anlatacak bir sözüm yok maalesef sadece bir selam gönderebilirim ve naçizane bir tavsiyede bulunabilirim. Ben de her şeyin anlamsız olduğu düşüncesine kapılmıştım. Zevkler de anlamsızdı. Ancak Kuran okudukça ferahladığımı huzura erdiğimi farkettim. Kuran bana bir anlam katıyordu. Daha öncesinde içinde yazan şeyleri eleştirel gözle okuduğumda ne kadar da aptalca hatalar yaptığımı farkettim. Ama hatalı gördüğüm yerlere güzellemeler yaptığımda sonrasında aslında orada hiç hata olmadığını farkettim. Huzurla okudum. Sürekli de okuyorum. Her hece yatmadan önce okuyup huzurla yatağıma girerim. Uyuyana kadar o mutluluk üzerine düşünürüm. Sizin de bunu denemenizde kaybedecek bir şeyiniz olmaz diye düşünüyorum. Eğer Kuran'ı daha önce okuduysanız kafanızdaki herşeyi silip uzaydan dünyaya yeni gelmişsiniz gibi bir gözle okuyun. Bunun size faydası olacağını düşünüyorum.
@sametak5553
2 жыл бұрын
@@enginbozkaya2 Dostum o içinde huzur oluşuyor dediğini ben birbirinden farklı İslam Dinlerini yaşayarak deneyimledim. Bu İslam Dinleride zaten çok az konuda mutabıklar-ama çoğu şey farklı. Şu ana kadar birden çok bakış açısı-inanca sahip oldum ve hemen hemen hepsinde iç huzuru bulabildim. Burda mesele şu: Sen iç huzuru istiyormusun?? Dünyaya farklı inançlarla gelip iç huzuru başka şeylerle yakalayanlarda var. Meselede sadece iç huzuru yakalamak değil. Neye inanmak istiyorsan seni zihnen+kalben tatmin edecek birşeyler muhakkak bulur-inanır ve hayatınıda ona göre yaşarsın.
@teldentele9189
4 жыл бұрын
Enis bey ..çoğu ayette de hayvanlar aşağıkıl varlıklar diye bahseder...mesela örnek domuz...şimdi ben hangi ayete inanayım...bütün ayetler maalesef birbirleriyle çelişiyor...zaten insanları deizime ataizime itende çelişkili ayetler...insanın mantığına sığmayan o kadar ayet varki ...araştıran insan hangi ayete inansın. A ayetinemi b ayetinemi...yani o kadar düzensiz bir kitapki .allahın kitabı olması mümkün değil...bu kitabı yazsa yazsa bir insan yazar...tanrı dediğin dört dörtlük yazar...kusursuz yazar...çelişkiye yer bırakmaz...
@enisdokovideo
4 жыл бұрын
O ayetler insanin hayvanlardan değerli olduğunu ima eden ayetler. Mutlak manada hayvanlar değersizdir diyen ayetler değil.
@wonderwomenwin2730
5 ай бұрын
@@enisdokovideo ben şunu merak ediyorum mesela Allah niye vahşi bir doğa yarattı yani bir aslan ceylanı yemek zorunda yada bir timsah etobur canlılar yerine sadece otobur canlılar olması daha iyi olmaz mıydı çünkü hayvanlar da acı çeken sinir sistemi olan canlılar ve vahşi doğada güçlü olan güçsüzü öldürüyor doğanın kanunu bu o zaman böyle bir doğa yaratan Tanrı ya karşı iyi bir tanrı dan mı söz ediyoruz yoksa vahşi bir Tanrı dan mı ?
@hurriyetperver5272
4 жыл бұрын
Onu bunu bilmem ama hayvanları sevmiyorum bilhassa köpekleri hiç sevmiyorum. Yerli yersiz havlıyorlar tatsızlık çıkartıyorlar.
Пікірлер: 216