peygamber Efendimiz sorar: “Bu gece bizi kim bekleyecek, gece nöbetini kim tutacak?” Muhacirlerden Ammâr b. Yâsir, ensardan ise Abbâd b. Bişr ayağa kalkar ve nöbet görevini üstlenirler. Peygamberimiz onlara vadinin ağzına gitmelerini ve gece boyunca güvenliği sağlamalarını emreder. Nöbet yerlerine vardıklarında Abbâd, Ammâr’a sorar: “Ne zaman uyumak istersin; şimdi mi, sonra mı?” Ammâr şimdi uyuyacağını söyleyerek ilk nöbeti Abbâd’ın tutmasını ister ve uyumak için biraz uzağa gider. Abbâd ise kıbleye yönelir ve namaza durur. O güzel sesiyle Kehf Sûresi’ni okumaya başlar. Gökteki yıldızlar, çevredeki ağaçlar, kuşlar ve bütün canlılar onun zikrine ortak olur. Bu sırada onu fark eden bir düşmanın attığı ok, Abbâd’ın vücuduna isabet eder. Ancak Abbâd’ın, namazını bozmaya hiç de niyeti yoktur. Oku vücudundan çıkarır ve namazına devam eder. Adam bir ok daha atar, bu ikinci ok da hedefini bulur. Ancak bu ok da Abbâd’ı namazından vazgeçirmez. Adamın attığı üçüncü ok Abbâd’ı oldukça bitkin bir hale getirir. Abbâd selamını verip namazını bitirdiğinde Ammâr’ı uyandırır. Ammâr arkadaşının vücudundan akan kanları dehşetle görür ve şaşkın bir hâlde sorar: “Sübhânallah, adam sana ilk oku attığında neden beni uyandırmadın?”
Abbâd şöyle cevap verir: “Kehf Sûresi’ni okuyordum. O kadar güzeldi ki yarıda bırakmak istemedim. Rasûlullah’ın verdiği nöbet olmasıydı
Halil Kutluay hoca
Негізгі бет Hz Muhammed Aleyhisselam'ın askerleri
Пікірлер: 6