Yorgun ve bir o kadar da içmiş bir şekilde çalan telefonunu eline aldı genç adam. Ne yaptığı hakkında bir fikri yoktu çünkü sarhoştu. Sarhoş biri mantıklı düşünemezdi elbette.
"Efendim?" demişti sessizce kendi sesini duymak bile ona rahatsızlık veriyordu.
"Nerdesin sen her yerde gazeteci dolaşırken kendi kendine dolaşabilme hakkını sana kim veriyor?" Evet yine aynı şeyleri duymak onu daha fazla sinirlendiriyordu. Bir umut içerek bir şeyleri unutmayı umarken daha da boka battığını
düşünüyordu.
"Tasmamı çıkardığım için üzgünüm ama nefes almak istiyorum artık beni rahat bırak." diyerek telefonu kapatmış elindeki viskiyi ağzına götürerek kafasına dikmişti. Bu çözüm olmayabilirdi ama en azından kısa bir süre için onu rahatlatıyordu. Belki de o öyle sanıyordu.
"Burda olacağını biliyordum." diyen sese doğru döndü. Gördüğü yüz ile sinirleri yine tepesine çıkmış oturduğu yerden zor da olsa kalkmıştı.
"Beni rahat bırakmanı söylemiştim. Bunun neresi anlaşılmaz?"sarhoştu hem de ağzından çıkanları bilmeyecek kadar.
"Sarhoş olduğun için bir şey demeyeceğim ama gitmemiz gerekiyor biri senin fotoğrafını çekmiş bunu durdurmak için yüklü miktarda para-" diyemeden sözünü kesmişti.
"Yine birilerini satın alarak iyi bir şey yaptığınızı mı düşünüyorsunuz? Ah,cidden hepinizden nefret ediyorum." Elindekini hiç düşünmeden duvara atarak paramparça oluşunu izledi ve eliyle paramparça olan camları gösterdi.
"Sonum bu şekilde olana kadar durmayacaksınız öyle değil mi?"Sessiz kalan adamın yüz ifadesine gülerek karışıklık vermiş sinirli ve yavaş adımlarla ordan uzaklaşmıştı genç adam.
...
"Sana defalarca bizden habersiz bir şey yapma dedim. Onlar bir yana biz abi kardeş gibiyiz Jungkook. Bunu benden nasıl saklarsın?" Bir azar daha işittiği için hoşnut olmayan ve bir o kadar da hissiz bir ifade ile ayağa kalktı Jungkook.
"Susman için pişman olmadığımı söylemem gerekiyor sanırım."Diyerek giysilerini çıkardı.
"Böyle yapma Jungkook sadece kendine zarar veriyorsun. Hepimiz kendine bir şey yapmandan korkuyoruz. Menejer viski şişesini kırıp bir şeyler mırıldandığını söyledi. Kore'de idol olmak kolay değil biliyorum aynı şeyleri bizde yaşıyoruz emin ol sayısız ölüm,gizlenen zorbalıklar ve saatlerce uykusuz kalan stajyerler. Hepsi berbat ötesi boktan bir şey bu duyguyu iliklerine kadar hissediyorsun, hissediyoruz. Ama biz buraya kolay gelmedik 10 yıla aşkın bir süredir bu sektörde mücadele veriyoruz. Bazen güldük, bazen ağladık ve bir çok kez pes etmenin eşiğine geldik. Sen hepimizden farklısın. Daha küçük yaşlarda çocukluğunu yaşamadan, ailenden uzak bilmediğin ve tanımadığın insanların arasına girdin. Seni ilk gördüğümde yüzümüze bile bakamıyordun. Bunu anlayıp seni yalnız bırakmamak için elimden geleni yaptım ve şuan istediğin gibi hareket ediyorsun. Milyonlarca insan seni seviyor ve değer veriyor-" Ağlayarak bağırmaya başladı Jungkook.
"BİLMİYORLAR KİMSE NE HALDE OLDUĞUMU, NASIL BİR İNSAN OLDUĞUMU NELERLE MÜCADELE ETTİĞİMİ BİLMİYORLAR. ONLARI ÇOK SEVİYORUM BELKİ DE BU BOKTAN DURUMUN İÇİNDE EN İYİ ŞEY HAYRANLARIMIZ AMA BEN BIKTIM. ANLIYOR MUSUN BIKTIM! MUTLU DEĞİLKEN MUTLU GÖRÜNMEKTEN ÖLESİYE YORGUNKEN DİNÇ GÖRÜNMEKTEN BIKTIM. Bir insan bu kadar hor görülmemeli, en ufak bir hatada yargılanmamalı. İnsanız lan biz hatta yapmak bizim doğamızda var ama yok. Robot olarak insanlara sunulduğumuz için en ufak bir hatamızda bizi yargılama hakkını kendilerinde buluyorlar. Ya ben bir programa çıktığımızda kolumu şuraya koysam bir şey olur mu birine gülsem linç yer miyim diye düşünemek zorunda mıyım?Ben artık nefes almak istiyorum, yaşamak istiyorum..."
Ağlamaktan nefesi kesilmiş yere çökmüştü Jungkook. Taehyung hemen yanına gelmiş adeta bir abi gibi kollarını sıkıca kardeşine dolamıştı. Onun ne kadar yorulduğunu gözlerinden anlıyordu. Her seferinde dik durup bunu belli etmemeye çalışsa da Taehyung bunu anlıyordu. Diğer abilerdi de hepsi farkındaydı ve Jungkook'un kendine bir şey yapmasından o kadar çok korkuyorlardı ki onu bir an bile yalnız bırakmak istemiyorlardı.
"Tamam uyuyacağım beni yalnız bırak lütfen." diyip kendini banyodan içeriye atarak yere çökmüştü. Sessizce ağlamak onun yaptığı tek şeydi. Defalarca bunu yapmıştı. Abilerine güçlü gözükmeye çalışmak kadar zor bir şey yoktu onun için.
Taehyung, banyo kapısını açarak Jungkook'un yanına eğildi ve onu sessizce dinledi. Her kelimesi, genç adamın içindeki derin sıkıntıyı ve çaresizliği yansıtıyordu.
"Jungkook, seni gerçekten anlıyorum," dedi yumuşak bir ses tonuyla.
"Bu sektörün ne kadar zor olduğunu biliyorum ve senin yaşadıklarını anlamaya çalışıyorum. Ama biz buradayız, senin yanındayız. Bunu unutma."dedi.
Devamı Yorumlarda~🌜
#jungkook #hayalet #bts #taehyung #jimin #kpop
Негізгі бет Jeon Jungkook İle Hayal Et (Başlık Hayal Gücünüze Kalmış) Tek Bölümlük
Пікірлер: 17