ALTINCI BÖLÜM
Beni Mi Kandırıyorlar!?
Bu arada üvey kız kardeşi,ölen annesinin yüzüğünü satıp parasını üvey ablasına göndermişti. Öyle söylemişti bana Emine. Sadede gelecek olursak aldığım cevap, üvey babasının onu evinde istemediğini,üç haftadır evde olmadığını, gelecek olursa ölüsünün çıkacağını yani öldüreceğini söyledi. Allah rızası için sahip çıkmam gerektiğini tavsiye etti. Merak neticesi gereği neden diye soramadan duramadım. Üveyde olsa neden öldürecek konuma gelir!? Altında yatan sebepler ne olabilirdi!? Orada öyle şeylerin geçmediğini, onu evinde istemediğini tekrar söylemiş oldu. Nasihatlerde bulundu ve konu bana iadeli bir şekilde kapandı. İlerleyen süreçte kendisine sorduğumda üvey babasının kendisine sahip olmaya çalıştığını dile getirdi. Tahminde etmiştim. Ya da hepsi yalan dolan, palavra masallar mı? Beni mi kandırıyorlar!? Allah'ım şüphelerim yine depreşti. Nasıl bir işin içine girdim! Önce kredi sonra kredi kartları,ek hesaplar derken baya bir içe girmiştim makedonyalı sayesinde...
Sonrasında bunları da halletmiş oldum. Bitti mi? Ne yazık ki bitmedi. Daha beni neler bekliyor kim bilir!? Bu sefer yemek parası, doğru ya orası aşevi falan değilmiş! Param kalmadı ödeyemem maaşımı almadan diyorum. Israr ediyor, yemek parası birikirse benim zararlı çıkacağımı söyledi açıkça. Lanet olsun! Bunu da hallettim. Hüsran hüsran para bitmiyor, düşman oldum paraya resmen. Hastalanmış hanımefendi, havalimanına ücretli özel doktor getirmişler...Bir gün önce ben kendisine yarın gelmezsen bu iş biter demiştim üstelik. Tahmin edin,ücreti ne kadar!? Beşbin lira!!! İnanamıyorum gerçekten olanlara! Yalan söylüyorsun, özel doktorun ne işi var havalimanında vesaire diyorum. Kendi doktorları vardır. Ama ya karşımdaki usta bir oyuncu, işini harikulade yapıyor, veya söyledikleri gerçek benim dünyadan haberim yok. Gözüm kapalı!.. İkna oldum. Her seferinde başarıyor.
Evet nihayet bu da halloldu. Fakat Can'ı daha bekleyen sürprizler biter mi hiç!? İmtihanım çok çetin geçiyor. Merak ediyorum! Ne zaman gelecek!? Bir arayım dedim, cevabımı söylemiştim. Net tavrımı ortaya koyarak. Bakmıyor. Sonra gördüm sesli mesaj atmış. Dinliyorum. "Canım, dışardayım. Arayacam seni!" Yalan değildi sanki! Kaydı dinlediğimde insan sesleri geliyordu. Çıkmış gelecek herhalde diyorum kendime,şaşkınlık ve heyecan sardı beni! Akşam iş çıkışına kadar durumum böyle devam etti. Akşam işten çıktım. Hemen mesaj attım. Durumu merak ediyorum. Eve geldim. Bana mesaj atmış. Konum istiyor. Attım konumumu. Gelecek diyorum kendime. Üzerime çeki düzen verdim. Haber etmesini söyledim. Bekliyorum. Zaman bir türlü geçmezken uykum geldi. Telefonumun internetini açık bırakıp uyuyayım, arar veya mesaj atarsa uyanıp bakarım dedim. Uykuya daldım... Zaman geçiyor, saat ilerliyor. Uyanıp telefona bakıyorum ne arama ne mesaj var. Saat gece yarısı, sabaha karşı gelecek diyorum kendi kendime. Neyse uyuyayım dedim. Yattım. Sabaha kadar kalkıp yattım, kalkıp yattım, kalkıp yattım... Sanki ölüp dirildim, tekrar ölüp tekrar diriliyorum... Sabah olmak üzere arayayım, arıyorum çalıyor, yalnız bakan yok. Yanlış değilse otuzdan fazla arama yaptım. Attığım mesajları saymıyorum bile! Malesef dönüş yapılmıyor. İçime binbir kurt düştü. Dolandırıldım mı!? Kendime sormadan edemiyorum. Son kez bir daha aradım. Nihâyet çevrimiçi oldu. Mesaj yazıyor! "Özür dilerim!"
Негізгі бет KavuşaMayanlar I 6.Bölüm I Beni Mi Kandırıyorlar!? I Türkçe
Пікірлер