Dünya çapında baklavacı Nadir Güllü ile Topkapı Sarayı'ndaki Kuşhane Mutfağı'nı konuşuyoruz. Daha sonra rotamızda Hacı Abdullah Lokantası var.
Tanınan konuklarımız aracılığıyla kültürel, tarihi ve gastronomik değerlerimize dikkat çekiyoruz. Yeni keşiflere hazır mısınız?
🔸Nadir Güllü:
Nadir Güllü, çocukluğundan beri fabrika çapında bir imalathane hayal etmişti. İşin başına geçince bu hayalini gerçekleştirmek için kolları sıvadı ve 1996 yılında Mumhane Caddesi’ndeki baklava fabrikasını kurdu. Hem Yönetim Kurulu Başkanlığı hem de baklava ustalığı yapan Nadir Güllü; 1990 yılında şirketleşerek “Karaköy Güllüoğlu”nu kurdu.
🔸Kuşhane ve Harem Kapısı:
Kuşhâne ve Harem Kapısı Enderun avlusunda, Küçük Oda Koğuşu’nun yanındaki köşede “Kuşhâne Avlusu” adı verilen küçük bir iç avlu bulunmaktaydı. Günümüze ulaşamayan bu avludan Harem’e, “Kuşhâne Kapısı” adı verilen kapıdan geçilirdi. Kapının üzerindeki kitabede, Sultan I. Mahmud’un 1734-35 tarihinde Kuşhane mutfağını onarttığı yazılıdır.
Padişahlara özel olarak pişirilen yemeklerin yer aldığı ve tencerenin adı olarak da kullanılan Kuşhane, Matbah-ı Amire ya da Matbah-ı Hümayun adı verilen saray mutfağında padişahlar için yemek pişirilen mutfaklara verilen isimlerden biridir. Özellikle, Topkapı Sarayı'ndaki harem bölümünün Kuşhane Kapısı yanında yer alan Kuşhane Mutfağı padişahın özel mutfağı olup burada padişahlar için yemekler yapılırdı. Birun (dış saray), Enderun ve Harem halkının yemekleri ise Matbah-ı Amire adı verilen mutfaklarda hazırlanırdı. Lakin, “Kuşhane” denilen “Has Mutfaktan” hazırlanan yemekler Osmanlı padişahlarının yanı sıra Valide Sultanlara ve şehzadelere de hizmet ederdi.
🔸Hacı Abdullah Lokantası:
Hacı Abdullah Lokantası’nın asırlık tarihi “Ahilik Teşkilatı’nın” devamıdır.
Lokantanın işletme ruhsatı bizzat “Sultan II.Abdülhamit Han” tarafından verilir. Ülkeleri adına İstanbul’u ziyaret eden resmi ve özel heyetler, “Abdullah Efendi”de ağırlanır. 1915 yılında ise “Abdullah Efendi Lokantası”, “Karaköy Rıhtımı’ndan” “Beyoğlu’na” taşınır. “İstiklal Caddesi” üzerinde bulunan “Rumeli Han’ın” zemin katında hizmetine devam eder. “Abdullah Efendi” burada da “Usta’dan Çırağa” devredilmiştir.
Kalite ve hizmetin gurur veren onurunu, güzelliğini bugüne taşıyan “Hacı Salih” ismi, resmi prosedür gereği değişmek zorunda kalır. 1983 yılında bir tevafuk sonucu yine 1888′li yıllardaki ismine rücu eder ve “Hacı Abdullah” ismini alır.
Şerif Yenen ve turları hakkında daha fazla bilgi için lütfen www.serifyenen... adresini ziyaret edin.
Beni sosyal medya hesaplarımdan da takip edebilirsiniz.
► Instagram: / serifyenen
► Facebook: / serifyenentr. .
► Facebook: / travelinturkey
► Twitter: / serifyenen
Негізгі бет Nadir Güllü Anlatıyor: Baklava Saraya Nasıl Geldi? - Bir İnsan, Bir Mekan, Bir Lezzet - S1 B2
Пікірлер: 7