Haliyle, bu sene Aşure Günü (Pilav günü de deriz, zaten her ikisi de olur o gün :) yapılamadı okulda.. Ben de, 2 sene önceki pilav gününün akşamında eve gelince yaptığım albümümü açtım, onu seslendirdim.
Insan nasıl hızlı gidiyor anılara..
Beynin o bölümündeki veri iletim hızı müthiş.
Bir mekan, bir ses, birkaç nota, hatta bir koku.. anında zamanda yolculuk yaptırıyor insana.
Ben de fotoğraflarımı kullandım bu yolculuk için.
Mesele şu ki, fotoğraflar o dönemlerin fotoğrafları değil. Yeni, taze kareler..
Yani ben, bugüne bakıp 40 yıl öncesini anlatıyorum size.. umarım zamanda yolculuk yaparken sizi de alabilmişimdir yanıma.
Takip ediyorsanız biliyorsunuz artık.. hep, sadece kendi çektiğim fotoğrafları kullanıyorum, belgesel anlamda başkasına zorunlu kalmamış isem. Buradaki tüm fotoğraflar benim. Anılar da öyle :)
Ama eminim çok insana değecekler bir yandan, aynı dönemleri aynı duygularla yaşamadık mı öyle ya da böyle..
Dilim sürçmüş ara ara, nöbetçi öğretmen yerine öğrenci demişim, pencere pervazı yerine merdiven demişim.. onun için kaydı tekrarlamak olmaz tabi.. siz anlarsınız nasıl olsa..
En başta dediğim gibi, bu bir lise tanıtımı değil. Ülkeye, şehre, okula, döneme, aileye, arkadaşlıklara ilişkin mutlaka değinilmemiş şeyler kalmıştır.. ne yapalım.. varsa hakkı, başka albümlerde biryerlerde çıkarlar gün yüzüne mutlaka..
hep dediğim gibi..
sevgiyle dostlukla hoşgörüyle kalın, sağlıcakla kalın.
siz anılara bağlı kalmayın ama anılar size hep bağlı kalsın.
Негізгі бет İstanbul Erkek Lisesi'nde (IEL) bir Aşure Günü"nün Canlandırdığı Anılar
Пікірлер: 44