Volkan Konak… O doğduğunda takvim yaprakları 27 Mart 1967’yi gösteriyordu.
Karayollarında işçi Cevat Bey ile ev hanımı Saynur Hanım’ın altıncı çocuğu olarak Trabzon Maçka’da gözlerini açtı dünyaya.
Erkek çocuğu isteyen Saynur hanım Volkan’a kadar hep kız çocuğu dünyaya getirdi. Altıncı kez hamile kaldığında ise “Allah’ım yeter artık, bu da kızdır aldırayım en iyisi” diyerek kürtaj yaptırmak için doktorun yolunu tuttu. Volkan Konak fıkralara bile konu olacak doğum hikayesini İzzet Çapa’ya verdiği röportajında şöyle anlatıyor;
“Dokuz kardeşiz; 3 erkek, 6 kız... Anam bana hamile kalınca “yeter bu kadar” diyor, beni aldırmak için doktorun yolunu tutuyor.
Doktor kürtaj için 300 lira istemiş. Bu, bizimkiler için büyük para... Anam da “Sana 300 lira vereceğime ben bu çocuğu doğurur büyütürüm, daha iyi” demiş. 300 liralık uşak da bu kadar olur, idare edin işte”
İsmet İnönü’yle yakın arkadaş olan dedesi Neşat Karahasanoğlu’nun sayesinde edebiyata ilgi duymaya başladı.
Henüz 5 yaşındayken ilk okula başladı. Orta ve lise eğitimini de Maçka’da tamamlayan Volkan, mezun olduğunda 16 yaşındaydı.
Ondaki yeteneği keşfeden kişi ise okuldaki müzik öğretmeni oldu. Yediği yemekten, içtiği suya varana kadar her şeyini öğretmenine soruyordu. Liseden sonra öğretmeni Volkan’ı İstanbul’a konservatuara götürmek için ailesinden izin aldı. Babası Cevat bey oğlunun geleceği için hiç düşünmeden kabul etti.
Volkan Konak, 1983-1984 yıllları arasında İstanbul Teknik Üniversitesi Türk Musikisi Devlet Konservatuvarı’na girdi. 1988’de mezun olduktan sonra yüksek lisansa başladı.
O dönem besteler yapmaya başlayan Volkan Konak’ın profesyonel olarak müziğe adım atması Orhan Gencebay’ın sayesinde oldu. Genç yıldızın bestelerini dinleyen Orhan Gencebay, tanışmak için yanına çağırttı. Volkan Konak İzzet Çapa’ya verdiği röportajında müzik hayatının nasıl başladığnıı şöyle anlatıyor;
“Konservatuvarda yüksek lisans yaparken Orhan Gencebay bestelerimi duymuş. Zeki Atagür vasıtasıyla beni dinlemek için yanına çağırdı. Beni dinledi, çok beğendi “Ama mutlaka bir tarzın olmalı” dedi. Bir süre birlikte çalıştıktan sonra ilk iki albümümü kendi elleriyle yaptı. Hatta ondan aldığım ilk harçlıkla bir piyano bile aldım eve... Senin anlayacağın profesyonel müzik hayatımı başlatan Orhan Gencebay’dır.”
Maçkalıyız diye yıllarca bize komünist dediler. Ben iyi bir sol düşünceye sahibim. Bütün sülalem de Ecevit’çidir. O kökten geliyoruz. Zaten o zamanlar bir Demirel, bir de Ecevit vardı. “Yaktın bizi kel oğlan, kurtar bizi kara oğlan” diyenlerdendik.
Karadeniz müziğini kendine has tarzıyla harmanlayan Volkan Konak, 1993 yılında çıkardığı Efulim adlı albümüyle büyük beğeni topladı.
1 yıl sonra Gelir Misin Benimle albümüyle çalışmalarına devam eden Volkan Konak, askerlik nedeniyle bir süre ara vermek zorunda kaldı. Vatani görevini tamamladıktan sonra hemen üçüncü albümü Volkanik Parçalar’ı çıkardı.
1998 yılında kendi kurduğu Kuzey Müzik Prodüksiyon şirketinden Pedaliza isimli dördüncü albümünü sevenlerinin beğenisine sundu. Aynı yıl itibariyle sadece karadeniz değil, iç Anadolu, doğu Anadolu, ege ve Kıbrıs yörelerine ait türküleri de seslendirdi.
2000 yılında Şimal Rüzgarı albümünü çıkardıktan sonra 3,5 yıl sessizliğe büründü. Bu süreçte kanserle mücadele eden babasını kaybeden Volkan Konak, 2003’te çıkardığı Maranda isimli albümünde yer alan Cerrahpaşa şarkısıyla adeta ağıt yakıyordu.
Cerrahpaşa şarkısı, o dönem hastalıkla mücadele eden ya da yakınlarını kaybedenlerin yüreklerini dağlayan bir şarkıydı. Volkan Konak, bir röportajında şunları söylemişti;
“Babamın Cerrahpaşa Hastanesi'nde ölmesi üzerine yazılmış bir destan ya da bir ağıt diyebiliriz. Bu şarkının müziği anonim, sözlerini ise ablam babama uyarlayarak yazdı. Bu şarkı halkın hikayesi, bu yüzden çok kişiselleştirmek istemedim.”
Volkan Konak, İzzet Çapa’ya verdiği röportajında ise babasına olan özlemini şu sözlerle dile getiriyordu;
“Babamın mezarına geceleri gider sevdiği türküleri okurum, başarılarımı ya da başarısızlıklarımı anlatır, dertleşirim. Bir seferinde mezarının başına ışık bağlayıp üç gün orada yattığım bile oldu. Bizim oralarda; İstanbul’daki gibi 5-10 dakika durulmaz mezar başında.”
Cerrahpaşa’da tedavi gören hastaları da yalnız bırakmadı Volkan Konak. Geceleri herkesten gizlice bir şekilde hastaneye giderek tedavi gören hastaları ziyaret etti. Bir röportajında şöyle diyordu;
“Cerrahpaşa’da üç tane konser verdim. Hâlâ geceleri gizli gizli kanser tedavisi gören hastaları ziyaret ederim. Düşünsene, adam ağır bir ameliyata girmek üzere, son arzusu seni görmek. Nasıl gitmezsin?”
Cerrahpaşa, onun için şarkıdan öte bir destan ve ağıttı. Çok sevdiği ve yeri asla dolmayacak babasının ardından acısını haykırıyordu adeta. Gittiği her konserde bu şarkıyı söylemesi isteniyordu. Bizim bile dinlerken yüreklerimizi dağlayan bu şarkı onun içinde apayrı fırtınalar koparıyordu. Ünlü sanatçı, Cerrahpaşa şarkısı için şunları söylemişti;
#VolkanKonak #VolkanKonakKimdir #VolkanKonakŞarkıları
Негізгі бет VOLKAN KONAK KİMDİR? Karadeniz Şarkılarının Efsane İsmi Volkan Konak Aslında Kim?
Пікірлер: 20